Yetimler : Korunması gereken bir gelecek

Bir ebeveyni, ya da daha kötüsü, her ikisini birden kaybetmek, bir çocuğun yaşayabileceği en acı deneyimlerden biridir. “Yetim” kelimesinin arkasında, basit bir statüden çok daha fazlası yatmaktadır: bu, eksiklikler, görünmez yaralar, ama aynı zamanda muazzam bir dayanıklılık kapasitesinden oluşan bir gerçektir.
Yetim, ölüm, terk edilme veya bazı durumlarda savaş veya doğal afet gibi nedenlerle bir veya iki ebeveynini kaybetmiş çocuktur.

Bu çocuklar, genellikle çok küçük yaşta, çok büyük, çok zorlu bir dünyayla karşı karşıya kalırlar ve sadece sevgi dolu bir yuva sağlayabileceği sıcaklık, güvenlik
ve referans noktaları yoktur. Yetimler sadece duygusal yoksunlukla karşı karşıya kalmazlar. Aynı zamanda maddi yoksunluk (barınma, beslenme, sağlık hizmetleri), destek eksikliğinden kaynaklanan okul sorunları, duygusal sorunlar (kaygı, yalnızlık, içine kapanma) veya özgüven eksikliği gibi sorunlarla da başa çıkmak zorunda kalabilirler.

Yine de, her yetim çocuk içinde inanılmaz bir potansiyel barındırır. Destek, sevgi ve doğru kaynaklarla, gelişebilir, ayağa kalkabilir ve sağlam bir gelecek inşa edebilir.

Bir yetime yardım etmek, haksız yere sarsılmış bir hayata ikinci bir şans vermektir. Hayatın çok erken yaraladığı kişilere el uzatmaktır. Kimsenin unutulmuş bir şekilde büyümediği, daha adil ve daha insancıl bir toplum inşa etmektir.

Her çocuk sevgiyi, korumayı ve rehberliği hak eder. Birlikte, yardım istemek için sesi çıkmayanlara yeniden umut verelim.